birikiüçdört- şiir


bir/
günler devleşirken tabağımızda
yolumuzu kesmiş kulaksız cüceler
kesilen yolda uçurmuşlar kafamızı 
kafamızdan üç gün midemiz akmış
kafamızdan üç gün dünya 
öyle şarıl şarıl akarken 
tabakta kalan son lokma boğazımızda 
gökten maide insin diye bekleşmiş kursağımız
gökten az kalsın taş yağacakmış.

iki/
kırk haramilerin kırkı kadar kırgınım 
uykumun sevdiği sol tarafımda 
cücelerin adımlarına sağır kalmışız
yolumuz talan, harap, dağınık 
kesmişler çünkü yolumuzu
altın bulunca sökmüşler dişlerimizi 
kırk haramilerin kırkı kadar kanamışım 
sağ tarafıma dönünce rüyadan uyandım.

üç/
geceler cüceleşirken yanağımızda 
yolumuzu kesmiş gözsüz devler
yolu sırtlamışlar, sürükleyip fırlatmışlar 
tam karın boşluğumuzda bir ağrı yanmış 
üç gün yol yürümüşüz,
beş günde geri dönmüşüz.
sancılar içinde kıvrana kıvrana
kıvrılmışım bir balığın içine tam dokuz ay 
çıkınca kendimi denizde buldum da
balığın karnı devrilmiş omzuma.

dört/
hesaba kitaba gelmeyen uykusuzluğum 
yuvarlana yuvarlana akmış, yol olmuş 
gözlerimden yaşlar boşanmış 
cüceler devlere sarılıp boğulmuş 
yolu sorarsanız uykumun haberi yokmuş 
öyle yok etmişler, kazıya kazıya 
midemiz kazınınca yolu unutmuşuz 
gökten neler yağmış neler de
biz gövdemize inen taşla oturmuşuz.

Sema Ferdâ

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

İnsan Ağ(a)rır -Hikaye

İnsan Neden Yazar-Deneme